Bebeğinizle İlk 40 Gün...

8 Ocak 2012 Pazar
Bir anne olarak bebeğinizle hastaneden yuvanıza döndüğünüz ilk gün, hayatınızın en heyecan verici anlarından biri olacak.Bebeğinizle İlk 40 Gün
Artık sizin ve aileniz için yepyeni bir dönem başlıyor; yorgunluklar ve endişelerin yanı sıra, taşıyacağınız sorumluluk da sinirli olmanıza sebep olabilir. Üstelik lohusalık dönemi hormonların da etkisiyle pek çok anne için psikolojik olarak zorlayıcıdır.
Bebeğinizin bakımı ve anneliğin ilk günlerinde kendinizle ilgili almanız gereken tedbirleri ise şu şekilde sıralamak mümkün;

Annenin Bakımı

  • Doğumu takip eden 40 günlük dönem Lohusalık dönemi olarak adlandırılır ve bu süre içinde vücunuduz kendisini toparlar. Bu dönemde yaşanan hormonal ve ruhsal değişimler, östrojen hormonunun düşmesi, lohusada depresif ruh halinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Alıngan, kolay ağlayan, çabuk yorulan ve isteksiz bir hale gelebilirsiniz. Bu durumda doktorunuza danışarak 2 ay kadar demir takviyesi ve multivitaminler kullanmalı, düzenli uyku ve beslenme ile vücudunuzun boşalan kaynaklarını doldurmalısınız. Emzirme sürecinde doktor önerisi dışında kesinlikle sakinleştirici vb. ilaç almayın. Doğum sonrası stres hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.Bebeğinizle İlk 40 Gün
  • Bünyeniz, hamilelik döneminde vücudunuzda biriken fazla suyu, doğumu izleyen birkaç gün içerisinde atacaktır. Doktorunuza danışarak karın kaslarını güçlendirici yer egzersizlerine başlayabilir ve düzenli olarak bu hareketleri yapmaya devam edebilirsiniz.
  • Bebeğinizle sürekli olarak ilişkide olduğunuzdan doğum sonrası vücut temizliğinize olağanüstü özen gösterin. Emzirme sürecinde göğüs bakımınızı ihmal etmeyin.
  • Doğumdan sonra doktorunuza gidip doğum sonrası muayenenizi yaptırın. Doktorunuz, doğum sonrası, rahmin normal durumunu alıp almadığını saptayacak ve doğum öncesindeki sağlığınıza kavuşmanızı sağlayacaktır. 

Doğum Sonrası Stres

Çocuk yapma kararı ile birlikte meydana gelecek değişikler, çiftin birbirleriyle uyumlarını tehdit edecektir. Hayatların gebelik ve doğumla meydana gelen değişiklikler pek güzellikle birlikte pek çok zorluk, değişim, tehdit ve stresler getirecektir. Bu kaçınılmaz bir süreçtir ve çok doğaldır. Burada önemli olan çiftin bu yeni stres faktörleriyle etkin bir şekilde başa çıkıp çıkamayacağıdır. Sağlıklı bir ilişkide çift, bu stres faktörleriyle etkin bir şekilde başa çıkma yDoğum Sonrası Stresollarını kendileri bulur, çözüm yolları üretebilir ve deneye yanıla bunları en uygun hale gelecek şekilde geliştirir. Unutmayın önemli olan değişimlerle, streslerle, tehditler, kısacası sorunlarla karşılaşmak değil, onlarla nasıl başa çıkacağını bulmaktır. Çiftler birbirlerine yaklaşırken, iki tarafın da hayatlarında değişimler meydana geldiğini ve iki tarafında bu değişimlerle nasıl başa çıkacaklarını bulmaya çalıştıklarını hatırlamalıdırlar. Sağlıklı kişilerin daha az problemleri yoktur, sadece daha fazla başa çıkma repertuarları vardır.

Soğuk Algınlığına Yakalanmış Bebeğimi Nasıl Rahatlatabilirim?

  • Bebeğinize anne sütü başta olmak üzere bol bol sıvı verin. Dördüncü aydan itibaren bebeğinize özelorganik elma sularından ve bitki çaylarından da verebilirsiniz.
  • Burnu tıkalı olan bebeğiniz, meme emmekte zorlanabilir. Emzirirken bebeğinizi dik pozisyonda tutmanıKışın Bebeğinizi Koruyunz, solunumuna yardımcı olacaktır.
  • Bebeğinizin burnu akıyorsa, uyku sırasında akıntının dışarı çıkması için, altına havlu koyarak bebeğinizin başını hafifçe yükseltebilirsiniz. Ayrıca buhar makinesi veya ısıtıcının üzerine koyacağınız su dolu bir kap, odanın havasını nemlendirerek, bebeğinizin soluk alışını kolaylaştırır ve uyku sırasında rahatlamasını sağlar.
  • Doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayın.
  • Bebeğiniz tüm önlemlere rağmen ateşleniyorsa, nefes alışı zor ve çok hızlıysa, göğsünden hırıltılı sesler ve tok öksürükler duyuluyorsa, sıvı almayı redediyorsa, vakit kaybetmeden doktorunuza başvurun.

Soğuk Havalarda Bebeğimi Nasıl Korurum?

  • Bebeğinizi emzirmek, alabileceğiniz en etkili önlemdir. Anne sütü bileşiminde, bebeğinizin bağışıklık sistemini destekleyen ve hastalıklarla mücadele eden antikorlar bulunur. Anne sütü ile beslenen bebekler solunum yolu ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına daha seyrek yakalanır ve hastalığı daha hafif atlatırlar. Anne sütünün yetersiz kaldığı veya olmadığı durumlarda, bebeğinizi anne sütündeki prebiyotik lif karışımı esas alınarak hazırlanan özel bebek mamaları ve devam sütleriyle besleyerek, bebeğinizin bağışıklık sistemini destekleyebilirsiniz.
  • Soğuk havalarda bebeğinizin giyimine dikkat etmeli, özellikle en çok ısı kaybettiği başını korumalı ve bebeğinize kat kat pamuklu, yumuşak ve vücudu saran kıyafetler giydirmelisiniz. Bebeğinizi aşırı giydirmek onun terlemesine ve dKışın Bebeğinizi Koruyunaha kolay üşütmesine neden olacaktır. Ayrıca çok sıkı sarılan, kundaklanan ve terleyen bebeklerde, aşırı su kaybına bağlı olarak rahatsızlıklar meydana gelebileceğini unutmayın.
  • Bebeğinizin cildi sizinkine oranla çok daha hassastır ve soğuk hava ile kolayca kuruyarak, pullanma, çatlama ve döküntü gibi rahatsızlıklarla karşılaşabilir. Soğuk havalarda, bebeğinizin cildine kurumayı önleyecek nemlendiriciler ve bebek yağları sürmeyi deneyebilirsiniz.
  • Hasta olan kişilerin bebeğinizle temas etmesine olanak vermeyin, siz hastaysanız bebeğinize bakarken maske kullanabilirsiniz.
  • Bebeğinizin bulunduğu evin hiç bir odasında sigara içilmemeli ve ev belirli aralıklarla havalandırılmalıdır. Bebeğinizi cereyanda bırakmamaya ve 23-24 derecelik ideal oda sıcaklığında tutmaya dikkat edin. Ev bu derecenin altına düştüyse, bebeğinize bir kat daha giydirin.
  • Havaların aşırı soğuk olduğu günlerde Kışın Bebeğinizi Koruyunbebeğinizi dışarı çıkarmayın ve güneşli havalarda dahi, bebeğinizi kış şartlarına uygun giydirdiğinizden emin olun. Onu sıkmayan, solunumunu kapatmayan, kaşkol ve bere kullanın.

1-3 YAŞ İÇİN GÜNLÜK YEMEK LİSTESİ ...

Sabah: 1 adet pişmiş yumurta veya bir kibrit kutusu kadar peynir 
1 küçük domates veya taze sıkılmış portakal, mandalina suyu, 
Yarım veya 1 bardak süt 
1-2 dilim ekmek. 
Sabahla öğle arası: 1 adet meyve. 

Öğle: Kıymalı sebze veya mercimekli, nohutlu bir yemek 
2-3 kaşık pilav 
1 bardak ayran 
Sebze salatası 

İkindi: 1 bardak süt veya ayran 

Akşam: 1 kepçe yoğurtlu veya mercimekli çorba veya yoğurtlu makama 
Yoğurtlu sebze yemeği 
1 adet meyve 

MISIR TANESİNİ BULMA OYUNU.

Karma oynanan bir oyundur.12 yarım cevizle oynanır.Cevizlerin içi önceden oyulmuş(boştur) düz bir tepsiye altında mısır tanesi saklanacak şekilde düz kapatılır.Karşı taraftaki oyuncu mısırı ilk hamlede bulursa saklama sırasını o alır ve tepsiye tekrardan dizerek saklar.Her buluşta puan yazılır,en az puanı alan kişi oyunu kaybedip yenilir ve iddiasına girilen şeyi yerine getirir.

YERDEN YÜKSEK OYUNU.

10-15 kişiyle oynanan bir oyundur.Sayışmacayla bir ebe seçilir ebe;1-2-3 dediğinde oyun başlar ve herkes ebeden kaçmaya başlar.Ebe çocuklara dokunduğunda YERDEN YÜKSEK denilmezse ebe o kişi olur.Bütün oyuncular ebeden kaçar ve yerden yükseğe çıkar.Ebeyle aynı zeminde kalan yanar.böylece oyun devam eder gider.

DİLENCİ İBO OYUNU.

Bu oyun kalabalık oynanan bir oyundur.Bir ebe ve bir anne oyuncu belirlenir.Diğer oyuncularda yumurta(renk)olurlar.Anne her yumurtaya bir renk verir;bunu ebe yani dilenci ibo duymamalıdır.Anne renkleri yanı yumurtalarını arkaya dizer ve oturtur o sırada dilenci ibo gelir;tık tık tık? der.
Anne:kim ooo?der
Ebe(dilenci ibo):Ben dilenci ibo
Anne;Ne istersin?
Ebe;yumurta.
Anne;Hangi renk?der ve ebe herhangi bir renk söyler.Orenk olan çocuk hemen kaçmaya,dilenci ibo da kavalayıp tutmaya çalışır.Ebeye yakalanırsa ebe o olur,yakalanmaz ise renk değiştirip farklı bi renkle yumurta olmaya devam eder.

ŞAŞIRAN EŞEK OYUNU


İki kişi arasında ellerle oynanan bir oyundur.1.nin sağ eliyle 2.nin sol eli,1.nin sol eliyle,2.nin sağ eli tutulur ve şa-şı-ran e-şek denir  oyuna başlanır eller bu biçimde birbirine vurulur.Sonra bu hızlı bir şekilde devam eder.Şaşıran tokat yer:)

CAN ORTADA SIÇAN OYUNU.

Bu oyun da grup oyunudur.Oyuncular önce 2 gruba ayrılır ve sayışmayla önce kimin ebe olacağı seçilir.Sonra ebe olan grup kenarda,diğer grup ortaya geçer.Gruptan biri içerideki  oyuncuları vururken;içerideki oyuncularda topa deymemeye çalışırlar.Topu yere düşmeden havada tutan kişi CAN kapmış olur ve vurulsa bile çıkmaz veya  içeriye vurulmuş olan  grup arkadaşlarından birini oyuna sokar.İçerde son kişi kalıncaya kadar devam eder..Son kişi 8-10 kez atılan topta vurulmazsa o grup 1.olur.Diğer ebe olan grup tekrar ebe olur oyun tekrar başlar,ama son içerideki oyuncu vurulur ise onun grubu ebe olur:(

MÜZİKSEL-RİTMİK ZEKA ETKİNLİĞİ...

Etkinlik Adı: Şarkı Söyleyelim

Öğretmen,çocuklarla birlikte “Hayvanları Çok Sevelim” isimli şarkıyı söyler
HAYVANLARI SEVELİM

Dün küçük bir kuş ağaca kondu
Ne güzel ne güzel ötüyordu.
Gittim evden yem getirdim,
Yemini yiyince uçtu gitti.
Küçük kuş,küçük kuş,yine gel,yine gel
Gel minik kuş,yine gel
Dün minik bir kedi kapıya geldi,
Ne güzel ne güzel miyavlıyordu
Gittim evden süt getirdim
Sütünü içince kaçtı gitti.
Minik kedi minik kedi yine gel yine gel
Gel minik kedi yine gel
Dün küçük bir köpek yanıma geldi
Ne güzel ne güzel havlıyordu.
Gittim evden kemik getirdim
Kemiği yiyince kaçtı gitti.
Küçük köpek küçük köpek yine gel yine gel
Gel küçük köpek yine gel.
Hayvanları çok sevelim
Onları hiç incitmeyelim
Onlar bizim dostlarımız
Sakın incitmeyelim..

Yürüme Oyunu(bedensel-kinetik zeka)

Kartlarda yer alan hayvanlarla ilgili bir oyun oynanır.Öncelikle öğretmen,kartlarda yer alan hayvanları çocuklara tanıtır ve onların nasıl yürüdüklerini taklit ederek çocuklara gösterir.Örneğin; bir tavşanın zıplaması,bir tırtılın sürünmesi,bir köpeğin 4 ayağı üzerinde yürümesi gibi..Ardından çocuklardan tek sıra halinde yan yana dizilmelerini ister.Onlara oyunu anlatır.Öğretmen çocuklara her seferinde başka bir hayvanın ismini söyleyecek ve çocuklar ismi söylenen hayvanın yürüyüşünü taklit ederek belirlenen noktaya kadar yürüyeceklerdir.Sona kalan çocuk oyundan çıkar.Örneğin; öğretmen “tavşan” der,çocuklar tavşan gibi 2 ayakları üzerinde zıplarlar.
Model olması açısından, öğretmen hayvanların yürüyüşlerine örnekler verir.Ardından oyunu başlatır.Her seferinde farklı bir hayvanın ismini söyler.Hiç yanmadan oyunun sonuna kadar kalmayı başaran çocuk 1. olur ve alkışlanarak ödüllendirilir.

KIŞ ETKİNLİĞİ...

CEVİZ ADAM...

Ceviz adam şip şap şap
Trilay lay lay lay lay lay
Burnu uzun lu lu lu
Trilay lay lay lay lay lay
Kaşı kemen gıy gıy gıy
Trilay lay lay lay lay lay
Saçı rüzgar vu vu vu
Trilay lay lay lay lay lay
Karnı davul güm güm güm
Trilay lay lay lay lay lay
Bize güler hah hah ha
Trilay lay lay lay lay lay:)
 
© Gamze'nin Oyuncak Dünyası | Designed by Blogger Templates.